Bu yazıyı gözlerim yanaraktan yazıyorum =.= Diziyi izlemek için, Kore-sever
camiada sık sık cereyan ettiği üzere uykusuz geceler geçirdim. İsminden
hoşlanmadım nedense baya bir erteledim bu diziyi. Ama başlayınca aldı götürdü.
Hani teyzeler dizi izlerken oyunculara direktifler verir ya “Bakk!! Ne diyo ya!
Ne diyo ya! Peşinden gitsene kızın!” gibisinden, aynı o şekil buldum
kendimi ekran başında (hoş bunu sadece teyzeler yapmaz biraz aradan sıyrılma çabası oldu bu =.= ).
Diğer dramaların aksine, kızımızın hangi başrole aşık olacağına karar
vermekte zorluk yaşadım başlarda. “Bence savcıya! Yok yok, kesin avukata! Ona aşık olursa şüphe ederim aklından!” Falan filan... Neticede iç güdülerine
güvenmek en iyisi sanırsam, başlarda öyle işkence çekmezdim o zaman. Gerçi
bunun da bir zevki var. Bu da pek bir mazoşist oldu.
Herneyse olay şöyle ki; kıyafet, ayakkabı,çanta düşkünü, alışveriş
meraklısı bir sosye-tiki, savcı olursa ne olur? Bunu görüyoruz dramada.
Kızımızın gelişme evresini, olgunlaşmasını izliyoruz. Dizi bence gayet akıcı,
farklı farklı olaylar gerçekleşiyor ve birbiriyle bağlantılı çok şey
var.Romantik-Komedi türünde bir Kore dizisinde daha önce bu kadar birbiriyle
bağlantılı bir olay örgüsüne rastlamamıştım. Bazı karakterlerin geçmişini
uzuuun bir süre merak ediyorsunuz.
Gelelim karakterlere;
Ma Hye Ri - Bu kız çok süslü. Acaip pat. Ağzına geleni söylüyor, bazen çok
yılışık oluyor, ama bu halleri hakkaten eğlenceli. Drama boyunca giydiği
kıyafetlerden, ayakkabılardan bahsetmiyorum bile yaşayın ve görün.
Avukat Seon In Woo - Favorim ^^ Çok düşünceli, çok şeker bir karakter. Bu çocuk
birşeyler karıştırıyor diye düşünsem bile kötü birşey karıştırmayacağından emin
olduğum biri. Ama dizinin başından sonuna kadar ağladı desem yeridir. Hye Ri
yemeğini yemiyor, avukat “hani çok açtın...böhüüü T_T” , Hye Ri “sen öyle
demiştin ya...” avukat “ben dediğim için mi yaptın...böhüüüü T__T” adam baştan
sona ağladı durdu. Pek bir duygusal. Yalnız o kadar saçma bir sarhoş taklidi
var ki...of aman yani :/
Savcı Yoon Se Joon - Dizinin ağır abisi ama tam bir odun. Kesinlikle odun.
Zaten Hye Ri de onu ağaca benzeterek bunu doğruladı. Onun kastettiği şey daha
farklıydı ama odun odundur.
Jin Jung Sun- İkinci bayan karakter.Aslında bu arkadaştan hiç bahsedesim
yok :/ Tüm dizi boyunca ağzı dolu gibi yanakları şiş konuştu durdu. İyi kız ama
iyi kız.
Gelelim soundtrack’e; "Monday Kiz- Goodbye My Princess" şarkısı
her başladığında ben de onunla beraber “goodbye~ goodbye my princess~...”
şeklinde eşlik etmeye başlıyorum.Beğendim yani ^^
Sonuç olarak eğlenceli bir dizi, izlerken insanı güldürüyor. Çok ciddi sahnelerde
bile gülebiliyorsunuz. Aslında yönetmen/senarist o sahneyi biz gülelim diye
eklememiş olsa da ya sahnenin odunluğuna ya birinin saflığına ya da gidişatın
dandikliğine gülebiliyorsunuz. Ben izleyin derim ;)
Çok severek izlemiştim bu diziyi. Park Shi Hoo'ya hayran olduğum dizidir kendisi :)) Ellerine sağlık^^
YanıtlaSil